Otobüsümümüz bu sene Ankara’dan yola çıkacaktı, İstanbul
tayfasından 12 kişi servis tutup Ankaraya gitmeye karar verdik 8 Ağustos Cuma
günü gece 12 civarında servis evimin önüne geldi. 2. Alınan kişi bendim. Bu
hepimiz için çok önemli bir ayrıntıydı çünkü konservelerle dolu bir kutumuz
sırt çantamız bilgisayar çantamız ve kocaman bir bavulumuz vardı. Bu eşyalarla
tek başımıza Ankaraya gitmeye kalksak nasıl baş edebiliriz düşünemiyorum :) Benden sonra yolcuları
almaya devam ettik son aldığımız kişi İzmittendi. 13 kişilik servise 12 kişi
eşyalarımızla sığıştık koltukta oturduğumuz kadar alanımız vardı buna rağmen
ben mışıl mışıl uyudum :)
Ankaraya vardığımızda Ankamall AVM de otobüsümüz bizi
bekliyordu yaka kartlarımızı aldık, GO tşörtlerimizi giydik ve bavullarımızı
yerleştirdikten sonra Anıtkabirde gerçekleştirdiğimiz törene gittik. Tören bittikten sonra Maksut Hocamız Anı defterini
hepimiz adına doldurdu birkaç fotoğraf çektirdikten sonra yola koyulmaya hazırdık.
Ankaradan sonra istikamet Kırklareliydi. Kırklareli Valisi
bizim için yemek ayarlamış. Oraya giderken yolda çok eğlendik müzik ve tarif
edilemeyecek şekilde şaçma ama eğlenceli olan danslarla yolumuza devam ettik.
Tek sorunumuz açlıktı. Öğle yemeği vakti gelmişti ama ben kahvaltı bile
yapmamıştım. Benim gibi birkaç kişi daha vardı yemek kutularımıza dokunmak
istemedik, o yemekleri Avrupaya saklamak istedik :) Yolculuk sırasında tuvalet arası verdik vüdudumuzda yemek için daha çok yer
açılmış oldu bu yüzden atıştıştırmalık bir şeyler alıp azda olsa doygunluk
hissini yaşadık.
Kırklareline vardığımızda mekan çok hoştu, havuza giremesek
de klor kokusu beni çok mutlu etmişti. Fotoğraflar çekildik, yemek yedik, halay
çekip bolca dans ettik. Vali gittikten sonra hemen otobüse binemedik
otobüsümüzün gelmesini bekledik ama en keyifli bekleyişti diyebilirim şarkıları
bilmesekte eşlik edip bağıra bağıra söyledik.
Otobüsümüze bindiğimizde uğrayacak başka yerimiz kalmamıştı
istikamet Bulgaristan Sofya olduğu içim doğruca Kapıkule sınır kapısına gittik.
Hiçbir problem olmadan Bulgaristana geçebilmiştik. Macera artık tam anlamıyla
başlamıştı. :)
ELİF ARSLAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder