GO 4. Gün
3. günün gecesini Bükreşte geçirmiştik fakat yapmamız
gereken görevler olduğundan dolayı geceyi hostelde geçirmiştik. Uyandık
kahvaltımızı yapıp otobüsümüzle buluştuk. Parlamento Sarayının önünde
fotoğraflar çektik. Ne kadar sarayın dışını görmek beni heyecanlandırsa da ben
önemli binaların ve müzelerin içini görüp büyülenmeyi tercih ediyorum. Sarayın önünde
çekimler bittikten sonra serbest zamanımız başladı.
Grubun bir kısmı olarak Parlamento Sarayına gittik. Girişte
bir anlık kaygı yaşadık çünkü pasaport istediler bizim hizmet pasaportumuz
olduğu için yanımızda taşıyamıyorduk sonra gişedeki kız kimliklerimizlede
girebileceğimizi belirtti. Boynumuzdaki gençlik otobüsü kartımızı öğrenci kartı
göstererek 5.75 euro ya devasa binaya girmiş olduk.
Ceauşescu gerçekten çok değişik bir adammış sarayın içi o
kadar büyüleyici kibina mermerden cam gibi görünen her şey kristalden perdeler
ipekten. Her odanın tavan deseni ya yerdeki halı ile yada yer zemini ile aynı
desende ve dünyanın en uzun perdeleride oradaymış tek bir perdenin kilosu 250
kiloymuş. İnanamadığım şeylerden biride aydan görülebiliyormuş. Size rehberin
bize anlattıklarını yazmaya kalksam baya uzun sürer tek tavsiyem gidip kendiniz
görmeniz. Sarayı gezerken kat ettiğimiz yol yalnızca 2 kilometreimiş.
Saraydan çıktıktan sonra kısa film çekmek için otobüsün
oraya gitmeden önce magnet alabileceğimiz bir yere girdik. Romanyanın insanları
o kadar terski sanki ülkelerine gelen her turist suçlu gibi bu konuda insanlarını hiç beğenmedim. İşimizi
hallettikten sonra geç kalacağız diye Parlemento sarayının önündeki koca
caddeyi koştuk. Çünkü 1 dakikalık geç kalma bile uyarı almamıza sebepti. Kısa
filmde rolleri okuduk deneme yaptık ama daha sonra çekmeye karar verdik. Yemeğe
de gitmemiz gerekiyordu bir türk restoranında döner yedik.
Yemek yedikten sonra tekrar o koca caddeden koşmamız
gerekiyordu çünkü bu sefer kişisel çekimlerimiz vardı Gençlik Otobüsüne nasıl
dahil olacağımızı anlatmamız gerekiyordu koşarak gittik ve bu işide hallettik.
Saat 10 a
yaklaşıyordu. Önceki senelerde GO da şoförlük yapan bir amca bizi arabasıyla
markete su almamız için götürdü sağolsun susuzluğumuzuda öyle giderdik. Bu
seferde tuvalet ihtiyacımız doğdu orada olan alışveriş mmerkezine koştuk bu
olayıda hallettik saat 10 a çeyrek vardı o cadde okadar uzunduki normal hızda
yürümek 20 dakikayı alıyordu ve biz gene koştuk otobüsümüze geç kamadan
yetiştik.
Koşarak bir gün geçirmiş olduk tüm şehri gezemesekte bir
yeri tam anlamıyla gezdik.
ELİF ARSLAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder