Sofya’ya elveda ve Bükreş’e merhaba

GO 3. GÜN

Uyanır uyanmaz Hande’nin güzel yüzünü gördüm ve ona gülümseyerek günaydın dedim, çok mutlu oldu. :) Hemen eşyaları toplayıp merkez hostele kahvaltıya gittik. Benim bir sorunum vardı o koca bavulu nasıl merkez hostele götürecektim? O sırada odasından Alpay çıktı dün bavuluma yardım etmekten kaçmıştı ama bugün çentil boyluğunu ortaya koyup bavulumu taşıdı. :) Biz kalabalık olduğumuz için 8 deki kahvaltıyı 7 ye çektiler. Çok güzel ve temiz bir hosteldi umarız ki hep öyle güzel yerler denk gelir.

Kahvaltıdan hemen sonra yola koyulduk çünkü akşama Bükreşte olmamız gerekiyordu. Otobüste geçen yolculuklarımız çok keyifli geçiyo ben uyumak istediğim her an uyuyabiliyorum. Mesela bugun hiç dans etmedim ve dinlendim daha çok enerji depolamak için :) Romanya sınırından geçerken görevli polis pasaportlarımızı almak için otobüse girdi ve bizimle türkçe konuştu çok tatlıydı. :)

Son iki günün sıkıntısı sivri sineklerdi beni artık nasıl ısırıyorlarsa süt beyazı tenim üstünde kırmızı yanardağlar çıktı ve çok kaşınıyo Avrupa nın sineklerini hiç tutmadım çok vahşiler.

Otobüsümüzde iki adet Nihatımız var ikiside vine da kapışmak istiyo eğer 50 kişilik grubumuz 3 hostele bölünmeseydi yarın ikisi arasındaki rekabet nasıl olurdu bilemiyorum yani. :)

İlk defa bugün konservelerimizden yedik hiçde kötü değildi aslında çokta iyi hayat kurtarıyor çünkü euro larımızı büyük şehirlere saklıyoruz.

Yolda başka bir macera yaşamadan hostelimize vardık ve bloglarımızı yazdık. Bugün bir maceramız yoktu ama yarın yeni maceralarımızı bekleyin… :)

ELİF ARSLAN