Gençlik Otobüsü Yazarları
31 Ağustos 2014 Pazar
Paris'te bir gün
Paris'te sabah otelde kahvaltımızın ardından öncelikle Eyfel kulesine gittik orda fotograflar cekindik ve harikaydı ben çok begendim parisi.. bir daha avrupa ya geldiğim zaman kesinlikle parise geleceğim.. Hele de akşam çok büyüleci bir şehir insan farklı duygulara girebiliyor tam bir aşk sehri paris ;) birbirlerine cesaretlice sarılan bir çok çift görebilirsiniz pariste .. Paris sanatla karısık aşk koyuyor zaten paris üzerine bir çok kitap film yapılmıstır.. Kesinlikle herkese tavsiye ediyorum parise gelmesini...
15 Ağustos 2014 Cuma
Gençlik Otobüsü Macaristan-Budapeşte 2 Avusturya-Viyana 1
14 Ağustos 2014 6.Gün
Budapeştedeyiz hava buz gibi. Avrupanın soğuk yüzünü gördük. Otobüs şehre bıraktı ve yağmuru havada dolaşıyoruz. Aslanlı köprü incelemesi sırasında grup koptu bir yanlışlık oldu ama serbest zaman olduğundan problem olmadı. Yağmur halen devam ediyor ara ara diniyor. Parlemento binasından sonra alışveriş yapıp şehir hatıralarını edindik ve toplanma saatine 40 dakika var. Buluşma yerinin önünde bir giyim mağazasında kıyafet bakarak almayacak olsak bile bakarak hem ısındık hem vakit geçirdik ve yoldayız. Akşama Viyanadayız. Gece güzel bi lunaparka gidilecek. Metroya bineceğiz ve güzel bir miktar ödedikten sonra hiç inmeyeyim diyor insan. 20liraya yakın ulaşım ücreti var. Parktayız eyfel yüksekliğinde salıncak denemek lazım dendiği için meraktan deniyoruz. Beklenen etki olmadı bende. Yüksek ama çok da korkutucu değildi. İhtişamıyla hızı uyuşmamış. Gel flaşlı fotoğraf çekcez diyip ıslatan mantıksız bi oyuncağın önünde arkadaşlarımın beni oyalaması da güzeldi. Islandık neticede elektroniklere zarar gelmezse ıslanmak güzel. Parkta güzel bi geceden sonra kalacağımız yere geldik ve yorgunluktan ölüyorum. Bünye kaldırmıyor artık dolaşmayı. M.Çetin ŞENTÜRK
Avusturya'dayız
Sonunda Avusturya'dayız. Budapeşte yi geldikten sonra hepimizin beklentisi yükselmişti ve bu beklenti de Viyana da gerçekleşmişti. İlk gecemizde de metroya binerek lunapark gittik. Lunapark için hepimiz bilet alarak yüksek Salıncağa bindik. Herkes çok eglenmisti. Yaklaşık 2-3 saat sonra kaldıktan sonra tekrar hotel geçtik. Ve hepimiz hotel geçip uyudul
Budapeşte - Viyana arası...
Beşinci
gün: Budapeşte – Viyana
Her
zaman olduğu gibi sabah erkenden kalkıp yarım kalan şehir turuna
devam ettik. Bir şehrin güzelliği kesinlikle akşam ortaya
çıkmasına rağmen, Budapeşte gündüz bile o güzelliğini
koruyor. Bir de bu şehre yağmur çok yakışıyor, kesinlikle
yağmur altında kendisini parçalara bölen Tuna boyunca yürünülmesi
lazım. Biz de tam olarak öyle yaptık ve yaklaşık 3 km boyunca
Tuna'nın yanından şehrin güzelliklerini keşfettik. Merkezdeki
binaların oldukça eski ama hala sağlam olması, restore edilmesine
rağmen, tabir-i caizse 'içine edilme'mesi, Budapeşte'nin bana göre
en büyük özelliklerinden birisi. Bir Türk olarak açıkcası
bizdeki eksiklikleri hemen farkadebiliyorsunuz rahatlıkla. Açıkcası
tek tek şunu ya da bunu görmelisiniz diyemem, çünkü şehri
baştan sona ayrım yapmadan gezip dolaşmanız yeterli olacaktır.
Budapeşte'de
çok fazla Türk yok, ama buna rağmen Türk restoranları mevcut. En
çok da dönerciler herzaman olduğu gibi işlek. Avrupa insanı
dönere karşı bir bağ kurmuş sanki. Hem burda hem de başka
yerlerde durum pek de değişken değil. Belki hazırlanışı ve
içine katılan soslardan dolayı, memleketin dönerleri gibi değil
ama yine de o tat ağzınıza geliyor. Biz de grup olarak Türk
kimliğine sahip olmamızdan dolayı indirim yapan Ayasofya
Dönercisine gittik :) Önemli olan bu kısım değil benim için.
Önemli olan burada yemek servisi yapan bir şirketin ismi oldu;
Neşet Ertaş KFT. Bozlak kültürü ile yetişmiş bir birey olarak
çok mutlu oldum gerçekten. Evet belki o servisten yemek alan
insanların yüzde doksandokuzu Neşet Ertaş isminden bihaberler,
ama o ismin Budapeşte'de yaşaması gerçekten çok ama çok hoş :)
Budapeşte'de
zaman çok hızlı geçti ve yeniden görüşmek için vedalaştık
şehirle. Ben özellikle vedamı yaparken bir dahaki sefere bu kez
çok sevdiğim bir insanı yanımda getirme planlarımı gözden
geçirip çok mutlu oldum :) O'nunla bu şehri gezmek ve sokaklarında
kaybolmak belki de hayatımın en mutlu anılarımı oluşturacak,
kim bilir? Saat 15.30'da Viyana'ya doğru yola çıktık ve yaklaşık
4 saatlik bir yolculuktan sonra Viyana'ya varıp, hemen dinlenmeye
çekildik. Bu akşam bir plan var ve yarın tüm gün boyunca
Viyana'yı bir nevi fethedeceğiz,
belki
de bu kez! :)
Muhammet
TURAN
14 Ağustos 2014 Perşembe
Agust 14
Macaristandan günaydın tekrar :) Gece uzun bir çalışmanın
ardından geç uyanmak ve kahvaltıya yetişememek ne kötü :( Yagmurlu bir hava
hakim macaristan da yolda uyuyabileceğim düşüncesi şimdilik beni rahatlatıyor
:) Hemen apar topar bavulumu toplayıp dogru otobüsün yanına :) valizler
tamam,sayım tamam otobüs harekete hazır bekle bizi viyana :) 3-4 saatlik bir
yolculugun sonunda viyanaya varıyoruz.Yolun yarısını uyuyarak geçirdiğim için
gözümü macaristanda kapatıp viyana da açıyorum :) Hem daha zevkli oluyor bir
ülke de uyuyup diğer ülkede uyanmak :)Hostel e geldiğimizde kısa bir oda
ayarlamasından sonra direk odalara geçiyoruz.Fazla vakit kaybetmeden biiraz
dinlenip 18:30 da otobüsün yanında toplanıyoruz.Ordan hep beraber metroya
geçiyoruz.Metrodan aktarmayla Prater deki Lunapark a :) Muhteşem bir lunapark kocaman
yüksek biir salıncak,bumerang ve daha nicesi çok eğlendiğimiz bir akşam eğlence
tüm hızıyla devam ediyor.:) Toplanma yerine vardığımız da bir kötü haber !!!
Bir arkadaşımız kaybolmuş ve bir şekilde hostel e dönmeyi başarmış.Bunu bize
oradaki türk arkadaşlar haber veriyor ve
yolu tarif ettiklerini söylüyor.Neyse ki hostele geldiğimizde arkadaşımızı
hostel de buluyoruz.Ve derin bi rahatlama duyuyoruz.Görevlerimizi tamamlayıp
yatma vakti şimdi :)yarın viyanayı gezip Füssen'e uyanma vaktidir :)
Agust 13

Kaydol:
Kayıtlar (Atom)